top of page

ECZACI KAMUOYUNA


ECZACI KAMUOYUNA,

Eczacı kamuoyunun  sorunları arasında ve gündeminde yer almayan ECZACILIKTA YETERLİLİK SINAVI gündemi ile  “Eczacılıkta Staj ve Lisansörlük Çalıştayı”  düzenleneceği bilgisi  sendikamıza ulaşmış durumdadır.

Çalıştayın içeriğine bakıldığında ECZACILIKTA YETERLİLİK SINAVI’NIN gerekliliğini tartışmak yerine adının ne olması gerektiği, kimlerin katılacağı, kaç yılda bir yapılacağı ve kim tarafından yapılacağı gibi konular üzerinde tartışılacağı , bu konuların da bir oldu bitti ile eczacı kamuoyunun sorunları arasına gireceği anlaşılmaktadır.

Oysa yeterlilik sınavının yöntemleri üzerinde konuşmak yerine  önce bu tip bir sınavın gerekli olup olmadığı tartışılmalıdır.

Sendika olarak öncelikle bazı soruların cevaplarını bulmamız gerektiğini düşünüyoruz:

1)Bu sınavın olması gerektiğine kimler nerede ne zaman karar vermiştir? Eczacı kamuoyuyla bu karar paylaşılmış mıdır?

2)Bu sınava girerek başarısız olan kişi ne olacaktır? Kendi mezun olduğu fakülteye geri dönüp yeniden “yeterli” bir şekilde mezun mu olacaktır? Yoksa başka bir fakültede “yeterli” olmaya mı zorlanacaktır?

3)Bu sınavda yetersiz not alan kişi hayatı boyunca “yetersiz” mi kalacaktır yoksa bu sınavdan yeterli not alıncaya kadar sınava girmeye devam mı edecektir?

4)Bu sınavda yeterli olduğunu kanıtlayan eczacı hayatı boyunca bu yeterliliğini devam mı ettirecektir, yoksa belirli aralıklarla bunu kanıtlamaya devam etmek zorunda mı kalacaktır?

5)Bu sınavda yeterlilik seviyesi olarak belirlenen kriter örneğin 60 olsa, 61 alan eczacı az yeterli 100 alan eczacı tam yeterli mi olacaktır?

6)Farklı fakültelerde aynı dersleri okumuş aynı sınavlarda başarılı olmuş iki yeni mezun eczacının birinin yeterli, diğerinin yetersiz olması eczacıların mı, yoksa fakültelerin mi yetersizliği olarak kabul edilecektir?

8) A fakültesinden mezun olan eczacıların çoğunluğu yeterlilik sınavını geçerken, B fakültesinde bu oran daha düşük ise bu durum üniversite eğitimini tamamlamış olan eczacının mı yoksa fakültenin mi yetersizliğidir? Bu durumda B fakültesinin eğitim hayatına son verilecek midir?

9) Bu sınavları yapan hocalar da eczacı olduğu için onlar da bu sınavlara tabi olacak mıdır?

Üniversiteye giriş sınavında yaklaşık olarak aynı başarıyı göstermiş, aynı dersleri, aynı süreyle, aynı koşullarda almış ve sınavlarında başarılı olmuş ve kendisine eczacı ünvanı verilmiş her kişi yeterlidir ve yeterli olarak kabul edilmek zorundadır. Eğer bundan emin değilsek ya üniversite yerleştirme sınavında alınan puanda bir sorun vardır, ya verilen derslerin içeriğinde bir sorun vardır, ya da aynı koşullarda ve kalitede eğitim verilemeden eczacı ünvanı dağıtılmıştır.

Burada bir problem varsa problem eczacıda değil, olsa olsa üniversite yerleştirme sınavında ve verilen eğitimdedir.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) olarak böyle bir sınavın gerekliliğinin tartışılmasını bile son derece üzücü ve onur kırıcı olarak görmekteyiz. Çünkü 5 yıllık Eczacılık Fakültesi Eğitimini tamamlamış, stajlarını yapmış bir eczacının mesleki bilgisinden şüphe duymak doğru bir yaklaşım değildir. Böyle bir sınavın gündeme getirilmesi üniversitelerin kendi yetiştirdikleri öğrencilerin yetersiz olduğunu düşündükleri gibi bir intiba oluşturmaktadır.

Sendikamız bu sınavın yerine, aşağıdaki önlemlerin alınarak daha nitelikli eczacıların yetiştirilebileceği ve bu şekilde hiç kimsenin eczacıları kategorize edecek, yeterliliklerinden şüphe duyacak duruma gelmeyeceğini düşünmektedir.

1) Eczacılık Fakültelerine alınacak öğrencilerin belli bir başarı sırasının üzerinde puan almış olmasını sağlayacak düzenleme yapılmalı,

2) Yeni açılmış Eczacılık Fakültelerinin boş olan kürsüleri dolmadan, eğitim kaliteleri denetlenmeden eczacı yetiştirmesine müsaade edilmemeli,

3)Şu anda faaliyet gösteren eczacılık fakültelerinin eğitim kalitesi denetlenmeli ve yetersiz sayıda öğretim görevlisi bulunanların  öğrenci alımının durdurulması sağlanmalı,

4)Eczacılık fakültelerinin kontenjanlarının azaltılması sağlanmalı,

5)Staj yapan öğrencilerin stajlarını en iyi şekilde yapmaları için fırsat sağlanması gerekmektedir.

Bu sorunlar aşıldığında eczacılık mesleğinin en iyi bir şekilde yapılabilmesinin önünde eğitim süresi ve kalitesi bakımından hiçbir problem bulunmamaktadır.

Bu nedenle Çalıştayın gündem maddelerinden biri olan ECZACILIKTA YETERLİLİK SINAVI’nın tamamen gereksiz, eczacıları rencide edecek ve yetersiz gibi gösterecek bir uygulama olduğunu düşünüyoruz.

Fikri ortaya atanlar tarafından bile herkesi ikna edici bir neden ortaya konulamayan YARDIMCI ECZACILIK önerisi gibi, bunu da hayata geçirildiğinde “nasıl kurtulsak” diye kafa yormak zorunda kalacağımız bir  öneri olarak değerlendirmekteyiz.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) olarak bu gibi projeler yerine fakültelerin eğitim kalitesinin arttırılması konusunda çaba gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz.

ÇÖZÜM, ECZACI ADAYINI İYİ SEÇMEK ve TÜM ECZACI ADAYLARINA AYNI ŞARTLARDA EĞİTİM VERMEKTEN GEÇER.

MESLEĞİN İTİBARINI ÖRSELEYEN , ECZACILARIN YETKİNLİĞİ İLE YETERLİLİĞİNİ SORGULAYAN VE SORGULATAN, ECZACILARI BİRBİRİNE DÜŞÜRECEK ŞEKİLDE KATEGORİZE EDEN  TÜM YAKLAŞIMLARI REDDETTİĞİMİZİ ECZACI KAMUOYUNUN BİLGİSİNE SUNARIZ.

TEİS YÖNETİM KURULU

Comments


bottom of page