top of page

DANIŞTAY’DAN KESİNLEŞMİŞ VE ONANMIŞ KARAR ÇIKTI…


danistay

DANIŞTAY DAN KESİNLEŞMİŞ VE ONANMIŞ KARAR ÇIKTI…

Değerli üyelerimiz ve meslektaşlarımız;

Bildiğiniz üzere ülkemizde hukuk mücadeleleri uzun süreçli olabilmektedir.Ama TEİS olarak ,hukuk mücadelemizi sonuna kadar takip etmekteyiz. Hatırlanacağı üzere ; Eczane eczacısını  “eczacı yada çalışanları dışında sahte olarak tanzim edildiği tespit edilen reçete veya kupür veya raporun Kuruma fatura edildiğinin tespiti halinde” diyerek suçlu konuma düşüren, Anayasamızdaki “ceza sorumluluğu şahsidir “ temel kuralına aykırı olarak düzenlenmiş olan  2007 protokolünün dava konusu maddesi  yüzünden bir çok meslektaşlarımız sahtecilikle suçlanmıştı.

         Daha önce yürütmeyi durudurma kararı alıp bir çok meslektaşımızın mağduriyet yaşamasını önlenmesini sağladığımız 2007 Yılı Protokolünün 6.3.24, maddesinin iptali istemi ile açtığımız davada iptal kararı kesinleşmiş ve onanmıştır.

Kararın gerekçesinde yer alan ;

“Anayasada suç ve cezalara ilişkin esasların belirlendiği 38 maddenin 6,fıkrasında yer alan “Ceza sorumluluğu şahsıdır,” temel kuralı ile ve buna koşut olarak ceza hukukunda da yer alan suçların ve cezaların şahsiliğine ilişkin kurallar uyarınca, bir kimsenin, üçüncü kişinin suç teşkil eden bir fiil veya işleminden dolayı cezalandırılmayacağı açıktır Bu durumda, eczacı ya da çalışanının bilgisi dışında, üçüncü kişiler tarafından gerçeğe aykırı olarak düzenlenen reçete, kupür veya raporun Kuruma fatura edildiğinin tespit edilmesi halinde ortada eczacı veya çalışanının kasıt veya kusuruna yönelik bir saptama bulunmadığı taktirde, üçüncü kişiler tarafından gerçeğe aykırı bir biçimde düzenlenen ve ödeme istemini içeren söz konusu belgelerin eczacı tarafından Kuruma fatura edilmesi işleminden dolayı eczacının cezalandırılmasında temel ceza hukuku ilkelerine uyarlık bulunmamaktadır.”

şeklindeki ifadeyle Danıştay 10. dairesinin kararı kesinleşmiştir. 

Kurum tarafından Danıştay İdari Dava Daireleri kuruluna bozulması istemiyle gönderilen karar, 2013/3414 esas numaralı karar ile ONANMIŞTIR.

Sendika olarak üye meslektaş hak ve menfaatleri için açılan bütün davalar dikkatlice sonuna kadar takip edilmekte olup, her türlü hak kaybı için verdiğimiz mücadele devam edecektir.

Karar metni aşağıda yer almakta olup,

Saygılarımızla bilgilerinize sunarız.

TEİS YÖNETİM KURULU

 DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU TEMYİZ KARARI

DANIŞTAY

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2010/2078 Karar    No : 2013/3414

Temyiz İsteminde Bulunanlar_ :1- (Davacı)Tün Eczacı İşverenler Sendikası

Vekili: Av- Yasemin Abaslı Strazburg Cad. No. 27/10 Sıhhiye/ANKARA

2- (Davalı) Sosyal Güvenlik KurumuBaşkanlığı- ANKARA Vekili:Av. Mehtap Sever- Aynı Yerde

Diğer Davalı:_________________ : Türk Eczacıları Birliği

Vekili: Av.Hüseyin Öğüşlü Necatibey Cad. Uysal Apt, No:20/14 – Sıhhiye/ANKARA

İstemin Özeti________________ : Danıştay Onuncu Dairesi’nin 03/11/2009 günlü, E:2007/7397,

K:2009/9353 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması, davacı ve davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından istenilmektedir.

Savunmaların Özeti________ :Davacı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş; davalı idarelerden Türk Eczacıları Birliği tarafından davacının temyiz isteminin reddi gerektiği belirtilmiş, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından ise savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi____________ :Volkan ÇAKMAK

Düşüncesi:Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü;

Dava; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ile Türk Eczacıları Birliği arasında imzalanan 01/07/2007 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokolün; 3.1. maddesinin 1. fıkrasının, 3.2.11. maddesinin, 3.3.4. maddesinin 1. fıkrasının, 3.8. maddesinin, 3.9. maddesinin 2. fıkrasının 3. cümlesinin, 4.3.1. maddesinin 1. ve 2. fıkralarının, 4.3.5., 4.3.6., 6.3.3., 6.3.13., 6.3.18., 6.3.21, 6.3.24., 6.7. ve 7.3. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.

Danıştay Onuncu Dairesi’nin 03/11/2009 günlü, E:2007/7397, K:2009/9353 sayılı kararıyla; 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu, 6643 sayılı Türk Eczacıları Birliği Kanunu, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3. Maddesinin “h” Bendinde Belirtilen Alımlara İlişkin Yönetmelik hükümleri uyarınca, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun kendisine verilmiş bulunan görevleri yerine getirebilmek ve sağlık yardımlarını yapabilmek ipin Türk Eczacıları Birliği ile sözleşmeler yapmaya yetkili olduğu açık olup, Kurumun bedelini ödeyerek sözleşme veya protokol yoluyla sağlık hizmeti satın aldığı kişi ve kuruluşlara, hukuka uygun olmak şartıyla bir takım yükümlülükler getirmek suretiyle kurumun menfaatini koruyucu tedbirleri almasında, protokolün diğer tarafı olan Türk Eczacıları Birliği’nin de, birer sağlık hizmeti sunucusu olan eczacıların birbirleriyle ve hastayla olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, üyelerinin maddi ve manevi hak ve menfaatlerini, hastanın ve Devletin menfaatini de gözetmek suretiyle korumasında hukuki bir engel bulunmadığı; Protokolün 3.1 maddesinde,

Sağlık Uygulama Tebliğı’ne atıf nedeniyle, bu maddeyi hukuka aykırı kılan ve dolayısıyla da iptalini gerektirecek nitelikte verilmiş her hangi bir yargı kararı bulunmadığı; Protokolün 3.2.11. maddesi ile reçetede endikasyon uyumuna bakılacak ilaçların belirlenmesinde, reçete muhteviyatı ilaçların teşhis ile uyumlu olup olmadıklarının kontrolünün eczacıların görevlerinden biri olması nedeniyle hukuka aykırılık bulunmadığı; Protokolün 3.3.4. maddesi ile eczane indirim oranları belirlenmesinin, kamu kaynaklarının bütçe imkânları doğrultusunda etkin ve verimli şekilde kullanılması, kamu kaynaklarının kullanımında gereksiz harcamaların yapılmaması, tıbbi malzeme alımlarının ve gereksiz ilaç tüketiminin Önüne geçilerek tasarrufun sağlanması bağlamında “kamu yararı” ilkesine uygun olduğu; Protokolün 3.8. maddesi ile gereksiz harcamaların önüne geçilerek tasarrufun sağlanması ve standartlar tespit edilerek sınırlamalar konulmasının amaçlandığı; Protokolün 3.9. maddesinin 2. fıkrasının 3. cümlesinde yer alan düzenlemenin Sağlık Uygulama Tebliği’nin “Enjektör bedelleri” başlıklı 21. maddesinin ikinci fıkrasına paralel bir hüküm içerdiği; Protokolün 4.3.1., 4.3.5. ve 4.3.6. maddelerinde dayanak mevzuata, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı; eczacıların, protokol hükümlerine uygun olarak kapsamdaki hak sahiplerinin ilaçların karşılanması amacıyla, cezai şart uygulanacak fiiller, fesih nedeni fiiller, cezai şart ve tahsili ile sözleşme yapılmayacak sürelere ilişkin olan ve denetimi öngören Protokolün 6.3.3., 6.3.13., 6.3.18.. 6.3.21. ve 6.7 maddelerinde ve eczanenin bütün iş ve işlemlerinin eczacı tarafından yürütülmesinin sağlanması ve işlemlerin Kurum tarafından kolay takip edilebilmesi amacıyla düzenlenen Protokolün 7.3. maddesinde hukuka aykırılık bulunmadığı; ancak, eczacı veya çalışanının kasıt veya kusuru tespit edilmediği sürece, üçüncü kişiler tarafından sahte olarak tanzim edilen reçete, kupür veya raporun bu fiile herhangi bir katkısı bulunmayan eczacı tarafından Kuruma fatura edilmesi işleminden dolayı eczacının cezalandırılmasını öngören 6.3.24. maddesinde, suçların ve cezaların şahsiliği kuralı bağlamında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçeleriyle, dava konusu Protokolün 3.1. maddesinin 1. fıkrası. 3.2.11. maddesi. 3.3.4. maddesinin 1. fıkrası. 3.8. maddesi. 3.9. maddesinin 2. fıkrasının 3. cümlesi. 4.3.1. maddesinin 1. ve 2. fıkraları. 4.3.5.. 4.3.6., 6.3.3.. 6.3.13.. 6.3.18.. 6.3.21.. 6.7,. ve 7,3. maddelerinin iptali istemi yönünden davanın reddine. 6.3.24. maddesinin ise iptaline karar verilmiştir.

Davacı tarafından. Protokolün hukuka uygun bulunan maddelerinin yasal dayanaktan yoksun ve hukukun genel ilkelerine aykırı olduğu: davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından ise. iptal edilen düzenlemenin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek temyiz isteminde bulunulmakta ve temyize konu kararın bozulması karşılıklı olarak istenilmektedir.

Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, tarafların temyiz istemlerinin reddine. Danıştay Onuncu Dairesi’nin 03/11/2009 günlü. E:2007/7397. K:2009/9353 sayılı kararının ONANMASINA, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere. 31/10/2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

Başkan Vekili           Üye                   Üye                        Üye                        Üye

Halide Ayfer         Namık Kemal       Gürsel                 Nalan                 Kadir

ÖZDEMİR             ERGANİ              MEKİK                TERZİ                 ÖZKAYA

Üye                        Üye                        Üye                        Üye                        Üye

Şaban                 Ali İhsan              İbrahim               Halil                   Mustafa

IŞIK                   ŞAHİN                ALİ USTA             ÇIRAK                GÖKÇEK

Üye                        Üye                        Üye                        Üye                        Üye

Hasan                 Mehmet              Orhan                 Prof. Dr. Ali Dursun   Fatih

GÜZELER             ÇELİK                 BOYRAZ              ULUSOY              CİHANGİR

Danıştay 10.Dairesinin Esas No:2007/7397 Karar No:2009/9353 sayılı kesinleşmiş kararı aşağıdaki dosyadadır.

bottom of page