top of page

TİTCK Başkanlığına Yapılan Başvurumuz(Yardımcı ve İkinci Eczacı Ücretleri hk.)

  • nurten23
  • 13 dakika önce
  • 3 dakikada okunur
                                                                                         17/06/2025 / TEİS2025-49
                                                                                         17/06/2025 / TEİS2025-49

T.C.

SAĞLIK BAKANLIĞI

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKANLIĞI’NA

 

Konu: Yardımcı ve İkinci Eczacı Ücretlerinin Brüt Ücret Üzerinden Belirlenmesi Hk.

 

6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun'un 5. maddesi ile Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik’in 16. maddesinin 5. fıkrasında; “Yardımcı eczacılara asgari ücretin bir buçuk katından, ikinci eczacılara da asgari ücretin üç katından aşağı olmamak üzere taraflarca belirlenecek ücret ödenir.” hükmü yer almaktadır. Ancak ilgili düzenlemede belirtilen bu ücretin “brüt mü yoksa net mi” olduğu yönünde farklı illerde farklı değerlendirmeler yapılmakta, bu da hem eczacı işverenleri hem de yardımcı/ikinci eczacıları tereddüte düşürmektedir. Bu kapsamda Sendikamıza ulaşan sorular çerçevesinde konunun mevzuat ve uygulama esasları ışığında; ilgili ücretin brüt ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini izah etme zorunluluğu hasıl olmuştur.


İdare hukuku uygulamalarında ve mevzuat düzenlemelerinde, “ücret”; aksi açıkça belirtilmedikçe brüt ücret olarak kabul edilmektedir. İş Kanunu (4857 sayılı), SGK Mevzuatı ve Asgari Ücret Yönetmeliği hükümlerinde de yapılan ücret tanımları “brüt ücret” esas alınarak yapılmakta, bu ücret üzerinden prim ve vergi hesaplanmaktadır.


4857 sayılı İş Kanunu’nun 39. maddesinde “İşçilere ödenecek asgari ücret, işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zaruri ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden karşılamaya yetecek miktarda olacaktır.” hükmü yer almaktadır. İlgili maddede brüt/net ayrımı yapılmamış olmakla birlikte; “karşılamaya yetecek miktar” ifadesi, sosyal güvenlik kesintileri öncesini yani “brüt ücret”i kapsadığı şeklinde yorumlanmaktadır.

Bununla birlikte her yıl yayımlanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararlarında hem brüt hem net ücret açıklanmaktadır. Örneğin; “2025 yılı için aylık brüt asgari ücret 26.005,50 TL; net asgari ücret 22.104,67 TL’dir. Bu gösterim biçimi de; esas alınan ücretin brüt ücret olarak hesaplandığı, “net ücret”in ise “brüt ücret” üzerinden hesaplanan ikinci bir değer olduğunu ortaya koymaktadır.


İspatın temel kaynağı ise 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu (GVK)’dur. GVK, verginin neyin üzerinden alınacağını netleştirmektedir:

GVK Madde 61 – Ücretin Tanımı

Ücret, bir işverene tabi ve belirli bir iş yerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

GVK Madde 63’te yer alan “Ücretin Vergilendirilmesi” bölümünde ise ücretin safi tutarının, vergiye tabi gelir olarak dikkate alındığı ifade edilmekte olup safi tutarın tespiti için sigorta primleri, işsizlik sigortası, ödenen sendika aidatı vs. indirimlerin yapıldığı belirtilmektedir. Yani “vergi matrahı”; "brüt ücret - SSK primi - işsizlik primi - diğer yasal indirimler” şeklinde hesaplanmaktadır. Bu da göstermektedir ki; verginin çıkış noktası brüt ücrettir. Yani “brüt ücret”ten bazı yasal indirimler düşüldükten sonra ortaya çıkan safi tutar üzerinden gelir vergisi hesaplanmaktadır. Her yıl açıklanan örnek bordrolarda da gelir vergisi matrahı, brüt ücret esas alınarak hesaplanır. Görüldüğü üzere; gelir vergisi, brüt gelirden SGK ve işsizlik primi gibi düşüldükten sonra kalan matrah üzerinden hesaplanmakta olup, “brüt gelir” esas alınmaktadır. Dolayısıyla mevzuat açısından “asgari ücret”; işverenin devlete beyan ettiği ve maaş bordrosunda yer alan toplam tutardır.


Yasada aksi belirtilmediği sürece, asgari ücret net değil, brüt tutardır. Yüksek yargı kararlarında ücretin brüt esasına dayandığı ve “ücret” ifadesi kullanıldığında bunun vergi ve prim kesintilerinden önceki tutar anlamına geldiği yönünde içtihat birliği bulunmaktadır. Örnek olarak, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/1537 E., 2018/4213 K. sayılı kararında: “Ücretin açıkça net olarak belirlenmediği hallerde ücretin brüt olduğu kabul edilir.” hükmü yer almaktadır. Bu içtihat doğrultusunda, meslek mevzuatımızda yer alan “asgari ücretin … katı kadar ücret” ifadesinin brüt tutar üzerinden hesaplanması gerektiği açıktır.


Gelir vergisi sorumluluğu şahsi bir sorumluluk olup işçi ve işveren arasında farklı bir değerlendirme yapılması mümkün değildir. Sadece İşçilerin ücretinden kaynaklanan gelir vergisinin ülkemizde kaynağında tahsil edilmesi esas olduğundan işveren, işçi ücretinden kesintisi yapılan vergi tutarını gelir idaresine aktarmakla yükümlüdür. Bu konuda aracı olan işverene fazladan vergi yükü yüklemek anayasanın eşitlik ilkesine de aykırılık oluşturacaktır. 

Ayrıca işçinin gerek ihbar gerekse kıdem tazminatları ile hafta tatili ve fazla mesai ücretleri gibi tüm alacakları da brüt ücret üzerinden hesaplanmaktadır. Bu durumda bahse konu ücretin net ücret olarak değerlendirilmesi vergi dilimini aşan çalışan için fazladan kıdem-ihbar tazminatı doğuracağından çalışanın vergi diliminin aşıldığı ay itibariyle otomatik bir zam devreye girmiş olacak ve işverene ek mali yük getirecektir.


Eczaneler, yardımcı ve ikinci eczacı istihdam ederken; SGK primi, İşsizlik sigortası, Gelir vergisi, Damga vergisi gibi yükümlülükleri brüt ücret üzerinden ödemektedir. Bu yönüyle, “net maaş” üzerinden ücret belirlenmesi halinde oluşacak brüt ücret eczacı işverenler aleyhine haksız bir durum yaratmaktadır. İlgili düzenleme ile hedeflenen, çalışan eczacının asgari bir gelir güvencesine sahip olmasıdır. Ancak bu sınırın “net ücret” olarak yorumlanması halinde işverene bağlı olarak farklı sonuçlar doğabilmekte, uygulama birliği bozulmakta, karmaşaya yol açmaktadır.


Bu belirsizliğin giderilmesi ve tüm tarafların hukuki güvenliğinin sağlanması adına; Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun'un 5. maddesi ile Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik’in 16. maddesinde yer alan ücret tanımının “brüt ücret” esasına dayandığı yönünde açıklayıcı bir yazının; uygulama birliğinin sağlanması adına, Kurum merkez ve taşra teşkilatına gönderilerek sonucun tarafımıza yazılı olarak bildirilmesi için gereğini arz ve talep ederim.

 

ECZ. NURTEN SAYDAN

TÜM ECZACI İŞVERENLER SENDİKASI

  GENEL BAŞKANI

 


bottom of page